Merhaba Gizem Hanım, öncelikle bize kendinizden bahseder misiniz?

İzmirliyim, Müjdat Gezen Tiyatro ve Haliç Üniversitesi Spor Akademisi Yönetim bölümlerinde okudum. Şu an açıktan sosyoloji okuyorum. Yaklaşık beş senedir resimle ilgileniyorum ve yoga eğitmenliği yapıyorum. (Gülümseyerek)İlerleyen süreçte başka hangi meslek gruplarına dahil olurum hiç bir fikrim yok

 

At yarışlarına olan ilginiz nasıl ortaya çıktı?

At binmeye başladığım zamandan beri atlara ilgim var lakin at yarışları son 3 senedir hayatımda. Zaten Çeşme'de büyüdüğüm için hakim olduğum bir konuydu (Gülümseyerek)orada at yarışı oynamayanı dövüyorlar. Sonra baktım ki içindeyim işin.

 

Oldukça başarılı tahminleriniz var bu yüzden de twitter’da ciddi bir takipçi kitlesine sahipsiniz. Elbette her tahmincinin kendine has yöntemleri vardır. Peki sizin başarınızın sırrı nedir? Tahminde bulunurken neleri göz önünde bulunduruyorsunuz?

Öncelikle çok ve düzenli çalıştığımı söyleyebilirim, (Gülümseyerek)benim elimde ya fırçalar ya da bülten var. Atların her şeyine bakmaya çalışıyorum. Önceki koşularını izliyorum, hangi pist ve mesafede daha iyiler, galopları ve padok görüntüleri, sağ olsun sorduğum her tahminci, at sahibi ve seyis arkadaşlarım da beni hep doğru bilgilendiriyorlar.

 

Türk at yarışı sektöründe maalesef kadınlarımız oldukça küçük bir azınlık. Ülkemizde başarılı kadın at sahipleri ve antrenörler olsa da sektöre kadınların ilgisi çok düşük. Bu konuda düşünceleriniz nelerdir? Sizce, bizde de Amerika ve İngiltere’deki at yarışı camiası başta olmak bu alanda önde olan ülkelerde olduğu gibi kadınların sektöre daha olan ilgisinin artması ve sektörde aktif olarak yer alması için neler yapılması gerekiyor?

Bir kere her şeyden önce desteklenmeleri gerekiyor. Jokey olmaları için gerekli destek ve fırsatların verilmesi gerektiğine inanıyorum. Teşvik olmadığında bizim gibi erkek egemen toplumlarda yaşayan yetenekli kadınların sadece atçılık değil her konuda heba edildiği gerçeğini görmemiz gerekiyor. Sayıları arttıkça toplumdaki farkındalığında artacağına inanıyorum.

At yarışı tahmincileri sosyal medyada oldukça ciddi bir takipçi kitlesine sahip hatta sektörü canlı tutmakla beraber sektöre olan ilginin sürdürülmesinde de önemli bir rol üstleniyorlar. Bu alandan para kazananlar olduğu gibi sizin gibi sadece hobi amaçlı tahmin paylaşanlar da var. Popüler bir at yarışı tahmincisi olarak, sizce at yarışı tahmincilerinin yaşadığı zorluklar ve şikayetçi oldukları konular nelerdir?

Bence en önemli problemleri emek hırsızlığı. Verdikleri şablonların kötü niyetli bir kaç kişi tarafından başka platformlarda ve başka isimler adı altında paylaşılıyor olması. Daha vicdanlı ve adaletli bir yaklaşımla önüne geçilebilir diye düşünüyorum.

 

Türkiye’de at yarışı sektöründe ciddi atılımlar yapılıyor. Bu anlamda sizce Türkiye’de at yarışı sektörünün daha da ileriye taşınması ve daha popüler olması için neler yapılabilir? Eksik olduğunu ve gözden kaçırıldığını düşündüğünüz konuları bizimle paylaşır mısınız?

Reklam, bu işi reklam ile bir üst gruba taşıyabilirsiniz. İnsanların hipodroma gelmelerini sağlamanın yolu yaratıcı reklamlardan geçiyor.

 

Yabancı yarışlarda büyük başarılar kazanan kadın jokeyler görüyoruz. Bizim ülkemizde de kadın jokeylerin sayısının artması, büyük yarışlarda koşması ve başarılı olmaları sizce kadınların at yarışlarına olan ilgisini arttırabilir mi? Bu konuda bir kadın olarak görüşleriniz nelerdir?

Kadın jokeylerin artması ve başarılı olmaları yeni nesil kız çocukları için farklı bir hayal gücü farklı bir bakış açısı geliştirmelerine yardımcı olur. Ama öncelikle çocukların atlara ulaşmalarını kolaylaştırmak gerekli ve yine devlet desteği gerekiyor. Kadın jokeylerin bu kadar az olmasını zaten çok önce sorgulamaya başlamak gerek. Neden bu kadar azlar ve neden yetiştirilmiyorlar?

 

At yarışı sektöründe erkek at sahipleri büyük bir çoğunluğa sahip. Buna rağmen oldukça başarılı ve sevilen kadın at sahipleri var ve bazıları başarılarından dolayı oldukça saygın bir konuma sahip. Sizce kadın at sahiplerinin sayısının ve sektördeki ağırlıklarının artması, sektörde aktif olarak yer alan kadın personel oranının yükselmesini sağlar mı yoksa başka çözümler mi bulunmalı?

Ortadoğuda kadınlara biçilen roller meslek sahibi olsalar bile belli bir yaştan sonra evlenenleri ve çocuk sahibi olmaları gerektiği yönünde. Atçılık bir yaşam biçimi. Bu kadar özen ve adanmışlık isteyen bir meslek grubunda kadınlar sanıyorum ki aile ve çocuk sorumluluklarını da taşıdıkları için az sayıdalar.

 

Bu alanda yine Amerika ve İngiltere başta olmak üzere sektöre yönelik birçok festival ve etkinlik düzenleniyor. Birçoğu oldukça renkli ve eğlenceli görüntülere sahne oluyor. Söz konusu ülkelerde düzenlenen bu tip etkinliklerde kadın katılımcılar gözle görünür bir katılım oranına sahip. Ülkemizde bu alanda düzenlenen festival ve etkinliklerin yeterli olduğunu düşünüyor musunuz? Ayrıca ülkemizde bu tip etkinlikler düzenlenirken sizce kadınların katılımı hedefleniyor mu yoksa bu tip etkinlikler sadece erkek katılımcılar hedeflenerek mi düzenleniyor?

Gazi Koşusu haricinde bir etkinlik olduğunu görmedim. En azından yarışseverler için festivaller ve tanıtımlar gerektiğini düşünüyorum. Türkiye'de uluslararası yarışlar düzenlenebilmeli. Kadınlar Türkiye'de şapkaları ve ne giydikleri ile değerlendiriliyor o da senede bir gün, sadece Gazi Koşusu'nda. Böyle sığ bir bakış açısı ile bakıldığı sürece bir adım atmak mümkün görünmüyor.

 

Röportajı Gerçekleştiren: Uğur GİRİTLİOĞLU